Rus uzman: ABD, bağımsız Türkiye’nin yerine bağımlı Yunanistan’ı koyuyor

30.11.2021/Ankara/Sputnik ABD’nin Yunanistan’da giderek artan askeri varlığını ve Türkiye sınırının yakınındaki Amerikan silahlarının çoğalmasını değerlendiren uzmanlar, Washington’un Yunanistan’ın yardımı ile Ankara’ya baskı mı yapmak istediği, yoksa bu adımın ABD’nin bölgedeki riskleri çeşitlendirmeye yönelik uzun vadeli stratejisini mi yansıttığı sorularına yanıt aradı.

Sputnik’e konuşan Rus askeri uzmanlar, ABD’nin son zamanlarda Yunanistan’da giderek artırdığı askeri varlığı ve Türkiye sınırının yakınındaki Amerikan silahlarının çoğalması ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Rusya Stratejik Konjonktür Merkezi’nden askeri uzman Oleg Ponomarenko, ABD’nin Yunanistan’da kurduğu askeri altyapının, son yıllarda önemli ölçüde büyüyen ve ABD’nin bölgesel planlarıyla doğrudan çelişen Türk emellerine yönelik artan güvensizliğini yansıttığını belirtti.

Ponomarenko, “Şu anda ABD ve Türkiye birbirilerine oldukça sıkı bir biçimde bağlı. Bu da bazen ikili ilişkilerde ihtilaflara göz yumarak, birbirlerine karşı aynı çizgiyi devam ettirmelerine neden oluyor. Aralarındaki uygulamalı askeri işbirliği, üslerin sağlanmasını da kapsar şekilde devam ediyor. Şimdilik. ABD, Türkiye’nin kendini geliştirdiği ve güçlendirdiği, aynı zamanda hırslarını da genişlettiği oldukça uzun bir dönemi hesaba katıyor. Sonuçta imkanlar arttıkça istekler de artıyor. Ve bu objektif bir süreç. Şüphesiz bu süreç, ABD-Türkiye ilişkileri bağlamında ikili ilişkilerdeki çatışmaların sayısının artmasına yol açacak. Aynı zamanda, doğal olarak bir yerde tarafların çıkarları ihlal edilmiş olacak. Bu nedenle gelecekte Ankara ile Washington arasındaki temasların kopmasını içeren senaryo göz ardı edilemez” diye konuştu.

ABD’nin bölgedeki risklerini çeşitlendirirken, şu ya da bu ülkenin gelecekte dış politika bağımsızlığını ne ölçüde ortaya koyabileceğini dikkate alarak hareket ettiğine dikkat çeken Ponomarenko, şöyle konuştu:

“Amerikalılar, bölgedeki riskleri çeşitlendirmeye ve uygun altyapı, müttefikler vb. sağlayarak kendi çıkarlarını güvence altına almaya çalışıyor. Üsler ağına çok bağımlı oldukları için, herhangi bir müttefikle sorun yaşamaları durumunda güvenebilecekleri bir takım müttefiklere ihtiyaçları olduğu ortada. Ülke ne kadar büyük ve güçlüyse, o kadar hırslı olduğunu hesaba katarlar. Bu bağlamda Yunanistan’ın da Türkiye kadar bağımsız davranma olasılığı sıfıra yakın. Diğer yandan, çıkarlarının peşinden koşan Türkiye’nin ileride nüfuzunu daha da genişletmesi kuvvetle muhtemel, zira bu objektif bir süreçtir.”

‘Rus hava savunma sistemleri, Türkiye karşıtı girişimleri desteklemekten vazgeçilmesine yardım eder’

Rusya Askeri ve Siyasi Analiz Bürosu’ndan askeri uzman Nikolay Kostikin, Sputnik’e verdiği demeçte, ABD’nin askeri birliklerini farklı ülkelerde sayılarını artırarak konuşlandırmaya devam ettiğini, Yunanistan’daki Dedeağaç üssünün ise bu bağlamda büyük önem arz ettiğini belirtti.

Washington’un Ankara’yı kontrol altına almak için bu şekilde Türkiye-Yunanistan anlaşmazlıklarını körüklediğini söyleyen Kostikin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Mevcut Türk-Yunan anlaşmazlıkları daha çok tarihsel nitelikte olup, diğer faktörler olmasa ciddi bir tehdit oluşturmazdı. Üstelik Yunanistan NATO tarafından kontrol ediliyor ve Avrupa Birliği’nin (AB) bir parçası. Dolayısıyla Ankara’nın Atina’yla şu ya da bu konuda anlaşabilmesini sağlamanın birçok yolu var. Fakat ABD’nin buna ihtiyacı var mı? Sonuçta, Türkiye’nin çok vektörlü politikasının Amerikan çıkarlarını değil, her şeyden önde kendi çıkarlarını kollamayı amaçladığı için onların işine gelmediği ortada. Bu nedenle Washington, kendisi için uygun olmayan eylemlerden Ankara’yı uzak tutmak için her yolu deniyor. Bunu da, diğer şeylerin yanı sıra Türk-Yunan anlaşmazlıklarını körükleyerek ve Yunanistan’da yeni askeri üsler kurarak yapıyor.”

Bu durumda Türkiye’nin bölgedeki dengeyi sağlamak amacıyla ek hava savunma sistemleri edinmesinin hiç de kötü olmayacağına dikkat çeken Kostikin, şöyle konuştu:

“Amerikan askeri birliklerinin Yunanistan’a sevk edilmesi nedeniyle bölgedeki gelişmeler Türkiye’nin lehine değil. Bu tür koşullarda ek hava savunma sistemlerinden Ankara’ya zarar gelmeyeceği ortada. Etrafımızdaki dünya hızla değişiyor. Ek olarak Rus şirket Almaz-Antey’in ürettiği uçaksavar füze sistemlerinin konuşlandırılması, Türklerin potansiyel jeopolitik düşmanlarıyla sorunları kendi lehlerine çözmelerine imkan sağlayacak ve aynı zamanda ABD ve Fransa gibi oyuncuları bölgedeki Türkiye karşıtı girişimleri desteklemekten vazgeçirecek.”